Malzemeleriniz teslim alındıktan sonra, depo raflarına yerleştirilmelidir. Bu aşamada artık sorumluluk sizde veya çalışanlarınızda değil, hangi rafın hangi üründen ne kadar tuttuğunu kesin bir şekilde takip etmesi gereken Depo Yönetim Sisteminizdedir (WMS).
Bu, depo otomasyonunun temel taşlarından biridir!
Ve işte ikinci aksiyomumuz:
Diğer bir deyişle: ürün depoya girdiği (teslim alındığı) anda, her zaman bir şeye veya birisine bağlı olmalıdır!
Malzemeler teslim alındı mı? Onları bir raf ile bağlayın.
Bir toplayıcı sipariş için bir raftan malzeme aldı mı? Artık malzemeler toplayıcı ile bağlantılıdır.
Siparişi paketleme sırasında iptal ettiniz mi? Malzemeler, yeniden dağıtım için özel bir tampon bölgeye bağlanmalıdır.
Siparişi paketlemeye başladınız mı? Malzemeler paketleme masası ile bağlantılıdır.
Ve böyle devam eder...
Herhangi bir anda, herhangi bir ürün birimi için tam olarak nerede olduğunu görebilmelisiniz. İster bir raf üzerinde, ister bir çalışanın elinde, isterse henüz gönderilmemiş ya da zaten gönderilmiş bir siparişin içinde olsun.
Bu temeldir! Sadece bu yaklaşım doğru stok seviyelerini garanti edebilir!
Aksi takdirde karmaşa başlar. Birisi bir ürünü raftan alıp paketlemek üzereyken bir telefon alır, bir teslimatı boşaltmaya yardım etmesi istenir, dikkati dağılır, ürünü yanlış rafa koyar - ve işte bu kadar! Ürün hala fiziksel olarak depoda, ama kimse tam olarak nerede olduğunu bilmiyor.
Ve bu sadece malların depoda 'kaybolduğu' bir örnek - gerçek hırsızlıktan bahsetmiyorum bile.
Acımasızca basit bir teori var: eğer bir şey çalınabilirse — sonunda çalınacaktır.
Tam olarak neye sahip olduğunuzu, bu çok anda nerede olduğunu ve kaç birim olduğunu bilmek sorunu tamamen çözmez (insanlar yine dikkatlerini dağıtır veya çalar), ama bu durumu önemli ölçüde (hatta ÖNEMLİ ÖLÇÜDE) azaltır. Ve en önemlisi — ortaya çıkan sorunları çözmek için size araçlar verir.
İkna oldunuz mu? Hayır mı?
Depo sizin — kararı siz verin...
Bu sürecin NWMS'de nasıl işlediğini öğrenmek için ziyaret edin:
